Tarım Bakanlığının talebi ile 2015, 2016 yıllarına ait kanuni takibe düşmeyen çiftçinin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifine olan borçları faizi ile ertelendi.
2017 yılı Tarımsal kredi borçları 2017 sayılı genelge ile ertelendiğini ifade eden Tarımsal Üreticiler ve Besiciler Birliği Dernek Başkanı Nazmi Ilıcalı, 23 Şubat 2017 tarih ve 6824 sayılı kanun kapsamında yapılacak revize ile çiftçi borcunu ödeme şansına kavuşacağını söyledi.
Ilıcalı, ”2017 yılı Tarımsal kredi borçları 2017/ 10935 sayılı genelge ile ertelenmiştir. Kanun kapsamında çiftçiler süresi içinde müracaatlarını yapmakta 2017 tarımsal borçların ertelenmesi sağlanmaktadır. Geçmiş yıllarda Tarım Bakanlığının talebi ile 2015- 2016 yıllarına ait kanuni takibe düşmeyen çiftçinin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifine olan borçları faizi ile ertelenmiştir. Kanuni takibe düşmediği için çiftçiler 6824 sayılı kanundan yararlanamamaktadırlar. 2015–2016 yıllarına ait Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifine olan tarımsal kredi borçları 23 Şubat 2017 tarih ve 6824 sayılı kanun kapsamında revize edilerek yapılandırılmalıdır. Kanuni takibe düşmeyen üreticinin borcu katlayarak devam etmektedir. 23 Şubat 2017 tarih ve 6824 sayılı kanun kapsamında yapılacak revize ile çiftçi borcunu ödeme şansına kavuşacaktır. “ dedi
HAYVANCILIK DESTEKLERİ İLE MODERN HAYVANCILIK KOŞULLARI İYİLEŞTİ
Karasal iklimin hüküm sürdüğü Doğu Anadolu ‘ da üreticilerin tarımsal kalkınmadaki payı düşük olduğu için milli gelirden aldığı payının düşük olduğunu belirten Tarımsal Üreticiler ve Besiciler Birliği Dernek Başkanı Nazmi Ilıcalı, son yıllarda verilen hayvancılık destekleri ile modern hayvancılık koşulları iyileştiğini söyledi.
Ilıcalı,” Türkiye coğrafi konum ve iklim yönünden önemli değişiklikler gösteren bir ülkedir. Uygulanacak tarım politikaları bölgesel farklılıklara göre düzenlenmelidir. Bugüne kadar uygulanan tarım politikalarında bu farklılıklar gözetilmeye çalışılmış ancak yeterli olmamıştır. Karasal iklimin hüküm sürdüğü Doğu Anadolu ‘ da üreticilerin tarımsal kalkınmadaki payı düşük olduğu için milli gelirden aldığı payı da düşüktür. Batı Anadolu’da bir yılda üç ürün alındığı ve verim yüksek olduğu halde doğuda yılda bir kez hasat yapılmakta ve verim de düşük olmaktadır. Öyle ise Doğu Anadolu’ya verilecek tarımsal destekler ve zirai kredi koşulları ile üretim politikaları bölge koşullarına göre geliştirilmelidir. Doğu Anadolu bir tarım ve hayvancılık bölgesidir. Örneğin Erzurum Türkiye mera varlığının yüzde 15’ine sahiptir. Yem bitkisi üretimini bölgeye özel teşviklerle artırarak, ahır desteklerini yaygınlaştırarak hayvancılığın gelişmesi sağlanmalıdır. Son yıllarda verilen hayvancılık destekleri ile modern hayvancılık koşulları iyileşmiştir. Ancak yeterli değildir. “
YORUMLAR