Türkiye Sakatlar Derneği Başkanlığı kültür sanat kurslarına ciddi olarak ağırlık veriyor.
Bugüne kadar 30 yakın mesleki kursları yaptıklarını ifade eden Türkiye Sakatlar Derneği Başkanı Sadullah Efe, mesleki eğitime büyük önem verdiklerini söyledi.
Efe,” Türkiye Sakatlar Derneği Erzurum şubesi olarak topluma bütünleşmekten kültür ve sanatın ayrı bir noktası var. Dernek olarak özellikle kültür sanat kurslarına ciddi olarak ağırlık veriyoruz. Bugüne kadar 30 yakın mesleki kursları yaptık. Bunlardan bir tanesi ise Filografi kursunu açtık bu kursa engelli kardeşlerimizden 5 arkadaşımız katıldı. Kursumuz 120 saat sürdü. Bu kurs neticesinde ortaya çıkan esreler bizi duygulandırdı. Mesleki eğitime büyük önem veriyoruz. Engellilere kimsenin acımasını istemiyoruz. Biz, sadece değerlendirebileceğimize inandığımız fırsatların oluşturulmasını istiyoruz. Bugüne kadar açtığımız kurslar sayesinde, ekonomik özgürlüklerini kazanan birçok üyemiz oldu. Artık kendilerine üretip, kendileri kazanabiliyorlar. Açacağımız bu kurs sayesinde de, engelli üyelerimize yeni iş kapıları açılacak. Günümüz şartlarında özellikle teknoloji kullanımı noktasında engelli bireylerimiz en az sağlıklı bireyler kadar verimli olabilirler.” dedi
ENGELLİ OLMAK BİR KUSUR DEĞİL
Engelli olmanın bir kusur olmadığını belirten Türkiye Sakatlar Derneği Başkanı Sadullah Efe, engellilerin sorunlarına duyarlı olmak ve onların günlük yaşam içinde rahatlıkla yerlerini alabilecek şartları oluşturarak, gereken ilgi ve desteği sağlamak, çağdaş toplumun gereği olduğunu söyledi.
Efe,” Engelli olmanın bir kusur olmadığı, hepimizin engelli olma potansiyeli taşıdığımızı düşünerek, engellilerin sorunlarına duyarlı olmak ve onların günlük yaşam içinde rahatlıkla yerlerini alabilecek şartları oluşturarak, gereken ilgi ve desteği sağlamak, çağdaş toplumun gereğidir. Engelli vatandaşlarımız, Engellilerimizin eğitimden sağlığa, iş ve mesleki rehabilitasyondan kültür, sanat ve spora, kent standartlarının iyileştirilmesinden, psikolojik ve sosyal desteğe kadar sorunlarına çözüm bulunması hepimizin sosyal sorumluluğudur. Engelli olmanın bir kusur olmadığı, hepimizin engelli olma potansiyeli taşıdığımızı düşünerek, engellilerin sorunlarına duyarlı olmak ve onların günlük yaşam içinde rahatlıkla yerlerini alabilecek şartları oluşturarak, gereken ilgi ve desteği sağlamak, çağdaş toplumun gereğidir. Engelli vatandaşlarımız, kendilerine değer verildiğini, devletimizin her zaman yanlarında olduklarını, bizlerin kendilerine en yakın kişiler olduğumuzu bilmelidirler.”
YORUMLAR