Vakıflar Bölge Müdürlüğü fotoğraf sergisi açtı
Vakıflar Bölge Müdürlüğü AVM'de vakıf eserleri ve ilginç vakıflar adlı fotoğraf sergisini açtı. Vakıflar haftasını yoğun bir şekilde kutlandığını ifade eden Vakıflar Bölge Müdürü Dr. İsmet Çalık, açılan fotoğraf sergisinde 50 fotoğraf bulunduğunu açılan...
Vakıflar Bölge Müdürlüğü AVM’de vakıf eserleri ve ilginç vakıflar adlı fotoğraf sergisini açtı.
Vakıflar haftasını yoğun bir şekilde kutlandığını ifade eden Vakıflar Bölge Müdürü Dr. İsmet Çalık, açılan fotoğraf sergisinde 50 fotoğraf bulunduğunu açılan sergiye yoğun ilgi ile karşılaştıklarını söyledi.
Çalık, “Vakıflar haftamızı yoğun şekilde kutluyoruz. Erzurum’da başlayan kutlamalarımız sabah Havuzbaşı’nda Atatürk Anıtı’na çelenk koyduk. Ardından Sayın valimizi ziyaret ettik. Atatürk Üniversitesinde KADEM Erzurum İl Temsilciliği ortaklaşa panel gerçekleştirdik. Lalapaşa camisinde halkımıza vakıf ikramında bulunduk. AVM’de ise vakıf eserleri ve ilginç vakıflar adlı fotoğraf sergimizi açtık. Fotoğraf sergimizde yoğun ilgi ile karşılaştık. Sergimizde gerek restore edilen eserlerimiz gerek ise ilginç vakıflara ait fotoğraflarımız bulunuyor. Vakıf kültürünü halka daha iyi tanıtılması adına güzel bir organizasyon oldu. Burada 50 fotoğraf var. Vakıfların üç temel amacı vardır: Bunlar; insanların saadeti, dünyanın imarı, Allah’ın rızasını kazanmaktır. Vakıfların Anadolu’da hızla yaygınlaşıp önemli hale gelmesinde sadaka, infak ve hayırda yarışmaya teşvik edici ayet ve hadisi şerifler etkili olmuştur. Vakıfların en görkemli dönemi Osmanlı zamanında yaşanmıştır. Vakıflar, tarih boyunca hangi amaçlarla kurulmuş olurlarsa olsunlar, İslâm ve Türk dünyasında birbirinden önemli çok çeşitli hizmetleri üstlenerek, günümüzde modern devletin yapmakta olduğu çok sayıda kamusal görevi yüzyıllarca başarıyla yerine getirmişlerdir. Vakıflar, aynı zamanda, servetin zengin kesimlerden toplumun daha fakir kesimlerine doğru akışını önemli ölçüde gerçekleştirerek sosyal dengelerin kurulmasında ve sosyal bütünleşmenin sağlanmasında, içtimaî barışın sürekliliğinde, sınıf çatışmalarının önlenmesinde, kamunun hizmet taleplerinin yerinde karşılanmasında, siyasî ve ekonomik istikrarın sağlanmasında da merkezî yönetimlerin en büyük yardımcıları olmuşlardır. Vakfın özünde bulunan yardımlaşma ve dayanışma duygusu, Türkler’in İslamiyet öncesindeki geleneklerinde de görülen bir sosyal özellik olduğundan Müslüman olduktan sonraki dönemde de vakıf ve yardımlaşma anlayışı “Allah Rızasını” kazanma isteği ile çok daha güçlenerek, genişlemiştir.” dedi.