Şeker-İş Sendikası imza kampanyası başlattı

Erzurum Şeker Fabrikasının özelleştirilmesi ile birlikte  Erzurum Şeker-İş Sendikası Başkanlığı Yakutiye kent meydanında imza kampanyası başlattı.

Erzurum Şeker Fabrikasının satılmaması için mücadele başlatan Erzurum Şeker-İş Sendikası Başkanlığı kamu oyununda desteğini aldı.

İmza standının önünde açıklama yapan Şeker-İş Sendikası Şube Başkanı Metin Keskin, özeleştirme kararına tepki gösterdi.

Keskin, ”Şeker Fabrikaları bu ülkenin ekonomik yönden lokomotifleridir. Şeker Fabrikalarının özelleştirme kapsamına alınarak satılması bu ülkenin ekonomisine vurulabilecek en büyük darbedir. Dünyanın birçok yerinde şeker sanayi Amerikalı bir firmanın elindedir. Öyle zannediyoruz ki Türkiye’de açıklanan ve özelleşmesi gündeme getirilen fabrikalarda bu firma tarafından yönetilecektir. Amerika sadece siyasi yönden değil, ekonomik ve kültürel yönden de savaş vermektedir. Türkiye genelinde 25 şeker fabrikası içerisinde 14 fabrika özelleştirme kapsamına alındı. Bu özelleştirmenin durdurulması amacıyla 25 şeker fabrikasının bulunduğu yerlerde Şeker İş Genel Merkezi tarafından imza kampanyası başlatıldı. İlk olarak hedefimiz bir milyon imza toplamaktı. İmza kampanyasına gösterilen ilgi ziyadesiyle bizleri memnun etmiştir.” dedi

ŞEKER FABRİKALARI ÇIKMAZIN EŞİĞİNE SÜRÜKLENİYOR

Özelleştirme programına alınan şeker fabrikaları çok ciddi bir çıkmazın eşiğine sürüklendiğini belirten Şeker-İş Sendikası Şube Başkanı Metin Keskin, şeker sanayisinde yıllardır yatırım yapılmadığını fabrikalar eski teolojilerle üretimlerini sürdürmeye çalışıldığını söyledi.

Keskin,” özelleştirme programına alınan milli şeker sanayimiz, hükümetin ve özelleştirme idaresinin karaları ile çok ciddi bir çıkmazın eşiğine sürüklenmiştir. Şeker sanayide yıllardır yatırım yapılmamakta, fabrikalar eski teolojilerle üretimlerini sürdürmeye çalışmaktadırlar. Türk Şeker Sanayi çökecek Türkiye pancar şekeri üretiminde stratejik önemini yitirecek ziraat teşkilatları özelleşme sonrası çökecek, çiftçimiz teknik  destekten mahrum kalacaktır. Yöresel ekonomi ve bölgesel kalkınma olumsuz etkilenecek sonuçta yörede yaratılan ve paylaşılan katma değer yok olacaktır. Şeker ülkemiz stratejik öneme sahip bir üründür. Bu ürün çiftçimizin ve işçimizin alın teri ve emeğiyle üretilmektedir. Bu açıdan bakıldığında Şeker yüzde yüz yerli, yüzde yüz millidir. Bu ürünün üretilmediği durumda yerine kullanılacak olan ise Nişasta Bazlı Şekerdir. Bu ise insan sağlığına tamamen zararlıdır. Bunun getirilmeye çalışılması kapitalizmin doymak bilmeyen ve emperyalizmin insanları köleleştirmek isteyen vahşi hırsından başka bir şey değildir. Ülkemizin feda edilecek bir tek ferdi bile yoktur. Bu nedenle hükümeti aldığı bu karardan geri dönmeye davet ediyoruz.”