Kunduracılık mesleği karın doyurmuyor
Kunduracılık mesleğinin yok olmaması için meslek dersi olması gerekir. Yıllardan beri kunduracılık ustalığı yapan Kunduracı ustası Baki Çınar, kunduracılık mesleğinin karın doyurmadığını bu mesleğin bitmemesi için kunduracılık meslek dersi olması gerektiğini söyledi. Çınar,' Kunduracılık mesleği...
Kunduracılık mesleğinin yok olmaması için meslek dersi olması gerekir.
Yıllardan beri kunduracılık ustalığı yapan Kunduracı ustası Baki Çınar, kunduracılık mesleğinin karın doyurmadığını bu mesleğin bitmemesi için kunduracılık meslek dersi olması gerektiğini söyledi.
Çınar,” Kunduracılık mesleği artık bitme noktasına geldi. Bu meslekte çırak yok, ayakkabıcılık artık geçerli bir meslek değil. Bu işte sanayi ilerlediği için el yapımı bitti. Önceden çivilerle ayakkabı yapıyorduk. Sonra dikişli ayakkabılar yapmaya başladık. Çok güzel ayakkabılar yapardık. Hâlbuki sabahlara kadar çalışır, bu işi zevkle yapardık. Mesleğimi çok sevdiğim için hala çalışıyorum. Kar da zarar da etsem hala çalışıyorum. Vitrinlerin önünden geçerken dakikalarca ayakkabıların modellerine bakarım. Çünkü ayakkabılara baktığım zaman içim rahatlar, sanki film seyretmiş gibi olurum. Yaptığım ya da tamir ettiğim ayakkabıyı giyen müşterimin yüzü gülüyorsa ve bana teşekkür ediyorsa, paradan ziyade onun mutlu olmasından memnun olurum, sevinirim. Şimdilerde el sanatları geriledi. Artık karın doyurmaz. Onun için kundura imalatı ve tamir işini gençlere tavsiye etmem. Kunduracılık, meslek dersi olmalı. Kunduracılık mesleği konusunda ilçede bu mesleği sürdürebilecek ustalar, çıraklar yetiştirmelidir. Her kunduracının yanında eskiden birçok çırak olurdu. Şimdi ise çırak yetişmiyor. Kunduracılık mesleği için ayrıca bir meslek bölümü olması gerekli. Çünkü çırak yetişmedikçe, bu mesleği sürdürebilecek gençler yetişmedikçe mesleği yapan sayısı azalmaktadır. Bu mesleği öğrenip ekmek parasını kazanmak isteyenlerin sayısı azaldı. Bu el sanatının unutulmasını veya yok olmasını istemiyoruz. Çoğu kişiler bu ayakkabı üretiminden haberdar, fakat gereken değer verilmemekte. Devletin bizim gibi zanaatkârlara sahip çıkmasını ve desteklemesini istiyoruz.”